senin adinin ismi yok telaffuzumda

bos yankisiz
ustelik tum cabalarin
bir bir
her gece ve gunduzde olusan girdaba es bi beyhudelik
ay isigindaki kan kadar karanlik 
gidisinden bu yana uc karanfil ektim 
inanir misin olmayisinin butun minimalistlerinden uzakta
bana odamin her karisinda senin bilmedigim o kokunu getirdiler 
vedalarin anlamini yitirdigi bi karsi konulmazlik degilse ne bu

biraktim artik 
sitem dahi etmiyorum 
olmayisina.

içimin ölüsünü sabahla kaldirdim rafa yine

seni gormek
tanrinin isigindan bir armagan olabilir miydi 
veyahut 
aynalama
..

peki benim hacimsel yalnizligimi kac °C'da kaynatabiliriz
çünkü 
icimden tasan bu ask lavlari hiçbir kuantum mekaniğinin
ve 
hiçbir fizik kuralinin 
tanrilarin
açıklayamayacaği denli hicaz dolu.

ulkemde mavi mavi kelebekler omzuna döşenmiş 
belki de gamzelerin ondan böyle derin
seni sevmenin hayaliyle yanip tutuşan avuç içlerim.

sen bilmezsin ne çok aci vardir çizgilerinde ellerimin
onlar her kanadikca
fotograflarinla sarmisim yaslarimdan dökülen sensizlikte.
seni sensiz yaşamak bir idam mahkumunun son isteği misali.

zaten ask dedigimiz içimizdeki tonlarca ağırlıktaki kist demeti
ise
ki bunda senin payin
devasa büyüklükte 

o zaman geriye yıldızları saymak ve bana verilen ahlar 
kalmakta
kitabinda adim yazilmamis
hiçbir şiirine 
kafiye olamamis 
bir 
beyhude 
kalmakta 
geriye 


senin yollarinda kelebekler mavi olmasin 
sevgilim(!)

nar gibidir insan. bazen öylesine dağılır ki toplayamazsın düştüğü topraktan. leke bırakır. ben buradayım der. iz bırakmak istersin, varlığını bir lekeyle ifade etmek istersin. narın lekesi geçmez bilirsin.

ben zaten dipteydim kuyu benim içimde ben kuyunun içinde  hem kervan geçmez hem ben yusuf değilim.  sen en yüksek falezden adına sığınıp ev ...