yuzdebirihtimaletutunmak

kuş cıvıltıları 
köpek sesleri
sabahın
ilk isiklarindaydi 
bir kadin 
kendini camdan attı
saçlarını kesti 
boynunu asti doğalgaz borusuna
sonra cuzzam gibi yalnızlığını da bavuluna sıkıştırıp
terketti bu dünyayı
içine sığdıramadigi her şeyi götürdü ve geriye
ondan kalan artiklardan başka
hiçbir şey bırakmadı.
çok sevdi kadın
çok ağladı
hiç duyulmadi.
bir perde gözlerin
elinde divane olmuş en usta ozandan beklenen 
yerlerini bıçakla doğradı gecenin dordunde
ceset yoktu torbada
kadın baygindi
ne yaptığını anlamiyolardi
bir düş peşindeydi;
düşkünlüğü
sessizliği 
meğerse bundandi
kayıp gider diye tir tir titrerdi..
annesi
sevdikleri.
-yolun sonunu göremiyorum şimdi
bu uçurumun falezinden ektiğim tüm çiçekler zıkkımın kokunu topluyor bana
her yer feza karanlık
bu boşluğun dinmeyen sancısına eş bir ölüm olacak.
kuzular sessiz
tıpkı anne yavrusu gibi
annesini yitirmiş tüm kuzular gibi
lütfen göğü yirt olanca benliginle, heybetinle
al çek beni
sadece beni.
bu kayiplik
bu yitirilmislik 
bir an evvel bitmeli.
sardunyalara ateş eden bir cellat olmak isterdim kucukken
beni tanri bu hale getirdi...

nar gibidir insan. bazen öylesine dağılır ki toplayamazsın düştüğü topraktan. leke bırakır. ben buradayım der. iz bırakmak istersin, varlığını bir lekeyle ifade etmek istersin. narın lekesi geçmez bilirsin.

ben zaten dipteydim kuyu benim içimde ben kuyunun içinde  hem kervan geçmez hem ben yusuf değilim.  sen en yüksek falezden adına sığınıp ev ...