gamzene gömülü bu kalp

bana bir aycicegi al
hayallerimin ustunu kerpetenle orteyim
civil civil kuslar gecsin kalbinden ben giderken
oyle devasa ruhlar gocsun 
ruhunun her miliminden.
okudugun siirlerde beni an.
bir şarkının melodisinde degil de
saian dinlerken asik ol bana
aniden.
gelip gelip gitmelerimiz cogalsin ask valizinde
sen hic terketme vapuru.
dudaklarımiz yoldaslik etsin 
ozlemvari opusler birakip
aglayalim seninle.
benim hayaller ütopik
icinde, 
adının her parseli
kulak zarimi delercesine ezbere bildiğim tek ses.
o sesi saklamak icin bir kuytu bulmayi delicesine isteyen tek kadin.
beni hic sevmemisligin carpti yine suratima gece gece.
dogumunu sayan bu hinca hinc mazlum 
sesim titrer diye konusmadigim sen,
karşına cikip sarilabilmenin karsi konulmaz agirligi
var midir ihtimaller perisi ? sansimiz?
seni tum dualarimda sir gibi saklayip mih gibi kazidim kalbime.
ne yıldızlara ne sezenlere benzer halim
benimki dervis gibi ozan gibi
ask yolunda berdus gibi.
sevdamin adısin
mertligine kadehler savusturdugum 
içimin ahısin.
her gece
ozleminin koyulasmasina eş bı ölüm olusuyor
ruhum kan kaybettikce azaliyorum.
sensizlik;
adı sanı
kör karanlik olmus.
odalarimi bulamıyorum, degil evi..
benim yok oluslarim dönüşsüz geziler
orda ruyalarimda sen
ölüp ölüp dirilince seviselim yureginin garbinda
belki gunes diye dogarim icine
o gamzene tekrar gömüp sela okuyabilir tanrilar
ah..
neşem katlanir seninle olursam
rüyalarım baki.
iste bak bu cicekler o yüzden açtı
masallar yeşerdi, mevsimler döndü baharim sensin diye
kalbimin en beyaz haline...


nar gibidir insan. bazen öylesine dağılır ki toplayamazsın düştüğü topraktan. leke bırakır. ben buradayım der. iz bırakmak istersin, varlığını bir lekeyle ifade etmek istersin. narın lekesi geçmez bilirsin.

ben zaten dipteydim kuyu benim içimde ben kuyunun içinde  hem kervan geçmez hem ben yusuf değilim.  sen en yüksek falezden adına sığınıp ev ...